Anti – koagülan ilaç kullanımında beslenme

K vitamini kanın pıhtılaşması için gerekli olan bir vitamindir. Bu sebeple özellikle kanın pıhtılaşmasını önleyen antikoagülan ilaçların kullanımında beslenmeyle alınan K vitamini arasında bir etkileşim bulunmaktadır.

Antikoagülan ilaçlar warfarin içerirler ve yaygın adıyla coumadin olarak bilinirler. Coumadin K vitaminine bağımlı pıhtılaşma faktörlerinin karaciğerde üretilmesini engeller. Bu nedenle beslenmeyle hergün farklı ve yüksek dozda K vitamini alımı ilacın etkisini azaltacaktır, bu nedenle beslenmeye dikkat edilmelidir.

Kanın pıhtılaşması , herhangi bir kanama durumunda kan kaybını azaltmak içindir, ancak pıhtılaşma damar içinde gerçekleştiğinde pıhtılar beyin ve kalp gibi yaşamsal oraganlara giderek tıkanıklıklara ve ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilmektedir. Anti-koagülan ilaçlar bu nedenle pıhtılaşma riski yüksek olan bireylerde kullanılmaktadır.

İlaç alımında dikkat edilmesi gereken bir önemli nokta ilacınızı hergün aynı saatte ve önerilen dozda alınmanız gerekir. Asla üst üste iki doz birden alınmayınız. Beslenme düzeninizin mutlaka dengeli olması gerekmektedir. Birtakım sağlık sorunları sebebiyle diyetinizde değişiklikler yapmak gerekirse hekiminize mutlaka bilgilendirmelisiniz.

Coumadin kullanımıyla beraber diyetin K vitamini içeriğinin 300 – 350 mcg aralığında olması gerekmektedir. Önemli olan K vitamini alımının günler arasında 250 mcg'dan büyük farklılıklar göstermemesidir. Beslenmede bir günde bu denli farlılık yaratacak tek besin grubu yeşil yapraklı sebzelerdir.

Dengeli K vitamini alımı için:

• Yüksek K vitamini içeren besinlerin tüketimi yasakdeğildir. Önemli olan günlük beslenmenin olabildiğince sabit ve dengeli olabilmesidir.
• Beslenme düzeninizde önemli değişiklikler yapacağınız zaman mutlaka doktorunuzula iletişime geçin.
• Besinlere uygulayacağınız derin dondurma, pişirme, kurutma gib işlemler besinlerin K vitamini içeriğini etkilemezler.

K vitamini içeren besinler ve tüketimleri:

• Yeşil yapraklı sebzeler, brüksel lahanası, ıspanak, brokoli, Lahana, kara lahana, pazı,semizotu,dereotu,roka, şalgam,asma yaprağı,Maydanoz, kıvırcık, su teresi, yeşil hardal,Kabuklu salatalık hindiba ,nane, bezelye,Yeşil soğan, aysberg salata

K vitamininden zengin besinlerdir. İlaca başlamadan önce bu besinlerden nasıl tüketiyorsanız ilaç tedavisi boyunca da aynı düzeyde ve sıklıkta teketin. Diyetinizden tamamen çıkartmak veya aynı gün içinde aşırı tüketmek gibi alışmış olduğunuz düzenden farklı bir tüketimde bulunmamaya özen gösterin.

• Soya yağı ve kanola yağı yerine diğer yağları tercih ediniz.
• Mayonez kullanmamayı alışkanlık haline getiriniz.
• Soya eti, soya filizi kullanılmayınız.
• Elma,armut,ayva,salatalık ve kabağı kabuksuz tüketin. Kabuk kısımlarında ve sebzelerin dış yapraklarında 3-6 kat daha fazla K vitamini bulunmaktadır.
• Avokado ve kiraz tüketmeyiniz
• Acı biberinde kanı sulandırıcı etkisi vardır, alışık olduğunuz düzenin dışında acı biber kullanmayınız.
• Omega-3 yağ asidi tabletlerini kullanmayınız.
• E,A,C vitaminlerini gereksinimden daha yüksek seviyede bulunduran vitamin preparatlarını kullanmayınız.
• Coenzim Q-10, Ginseng, Gingko Biloba, Zencefil, Sarımsak gibi bitkisel beslenme destek ürünlerini kullanmayınız.
• Yoğurt ve kefir, bağırsakta K vitamini yapımını arttırırlar. Bu nedenle alışık olduğunuz düzenin dışında bir tüketimde bulunmayınız.
• İçeriği bilinmeyen bitki çayları, yeşil çay ve yabani tohumlar kullanılmamalı. Siyah çay tüketiminde bir sınırlama yoktur.
• Alkol kullanımından kaçının.

Kısıtlaması olmayan besinler:

• Tahıl tohumları (buğday,arpa,yulaf vb)
• Kök yumru sebzeler (Patates ,yer elması ,kereviz)
• Kırmızı et, beyaz et, peynir, yumurta
• Kurubaklagiller
• Greyfurt, mandalina,partakal,kavun,kayısı,şeftali,üzüm, erik,çilek,kabuksuz elma,kabuksuz ayva, kabuksuz armut

K Vitamininden Zengin Olan Sebzelerin 250 Mcg K Vitamini Sağlayan Ölçü ve Miktarları